Kayseri - Kayseri Şeker tarafından yapılan açıklamada, ortaya atılan iddialara cevap verildi.
Haber sitemizin edindiği bilgiye göre, Kayseri Şeker tarafından yapılan açıklama şu şekilde:
"Kayseri Şeker’in son yıllarda ortaya koyduğu yüksek performans ile çiftçisine en yüksek pancar bedelini diğer fabrikalardan en az iki ay öncesinde ödemesi, bununla birlikte son üç yıldır elde etmiş olduğu yüksek karla Kayseri’de vergi rekortmeni olması ve son olarak Şubat ayı başında Özelleştirme idaresi uhdesinde olan %11’lik hissesinin 10’luk kısmının Varlık Fonuna devredilerek Türkiye’nin dev kuruluşları arasına ismini yazdırması bazı çevreleri etkilemiş görünmektedir.
Kayseri Şeker iflas noktasında iken, kapanma tehlikesi yaşarken, büyük sorunlarla uğraşırken hiç ilgi göstermeyen, çözüme bir nebze katkısı olmayan, umursamayan, kapısının önünden geçmeyen çevreler; başarısı, itibarı, değeri Devlet tarafından da tescil edilen bu güzide kuruluşu dillerine peleseng etmeye başladılar.
Çiftçinin kuruluşu, Milletin malı Kayseri Şeker’i ve çiftçinin sorunlarını bilmeyen, ilgilenmeyen herhangi bir çözümü olmayan ama bugün gelinen başarılı durumdan nasıl bir pay kaparız anlayışında olan çevrelere bizim de söyleyeceklerimiz vardır elbette.
-Başarısı tescillenmiş bu güzide kuruluşa ve yöneticilerine dair aslı astarı olmayan, tamamen iftiradan ibaret olan FETÖ’cülük de dahil, elinizde suç unsuru olacak bir belge, bilgi varsa ilgili adli, idari ve emniyet birimlerine veriniz. Yoksa beylik laflarla yaptığınız suçlamalar müfteriliktir.
-Kayseri Şeker bir takım sorunları yaşarken bunu hiç gündeme almayanlar ve ilgilenmeyenler hangi hakla soru sormaktadırlar?
-Davet edildikleri halde toplantılara gelmeyenler ne zamandan beri toplantılara ilgi duymaya başladılar?
-7 Haziran seçimi öncesi bütün siyasi görüşlere Fabrikanın kapısı açıldığında, sadece şov yapmak amacı ile mi geldiniz?
Türkiye’de her kurumdan bir kısım insanlar FETÖ kapsamında sorgulanmıştır, gözaltına alınmış, tutuklanmıştır ve bu halen devam etmektedir. Devlet ve kurumlar elbette bu hastalıklı ve hain yapıyı temizleyecektir. Kayseri Şeker de bu çerçevede üzerine düşeni yapmıştır. Durum böyle iken kurumlarda çalışan ve bu kapsamda işlem yapılan kişilerden dolayı kuruluş yöneticileri sorumlu ise Türkiye’de Devlet Kuruluşları, Muhalefet Partileri de dahil sorumlu olmayan yönetici kalır mı?
Bu soruları çoğaltmak mümkün. Ama anlayabilen için yeterli olduğunu ümit ediyoruz. Kimse kendi yetersizliğini Kayseri Şeker üzerinden giderme ve Kayseri Şeker ismi üzerinden manşetlere çıkma hevesi içerisinde olmasın.
Çiftçinin ve kuruluşunun sorunlarına ilgi duyma dürüstlüğü içerisinde olanlarla, bunları çözme gayretinde, becerisinde ve gücünde olanlarla bu kuruluş her zaman birlikte olacaktır.
Kayseri Şeker kimsenin şahsi malı değil Milletin ve Çiftçinin malıdır, böyle kalmaya da devam edecektir.
Son olarak” Tarlada izi olmayanın, harmanda yüzü olmaz” sözünün iyi anlaşılmasını ümit eder, Kamuoyuna saygı ile duyururuz."